Mittwoch, 30. Januar 2013

Armut dibine mi düser?!?


Konumuzla alakali minnakcik bir anekdot:

Üniversite yillarimda bir dekanimiz vardi; yöneticiligi korkunctu ama egitimciligi tartismasiz, kuralsiz 1 numaraydi... Dönem ödevi vermisti bizlere "Cocukluktan, genclige vede yetiskinlige, cizgide gelisimsel evreler" diye, denekleri bulmaksa serbestti... Ben ailemi baz almistim, merak etmistim bizdeki yetenegi ve arastirmayi; Yegenim, Abim, Babam, Annem son olarak Babaannemle bitirmistim...Dönem ödevini notlandiran Hocamizin (Dekanimiz) odasina girip, ailemizdeki yetenegi cok merak ettigimi sordugumda sasirtici sekilde ilgilenip yetenegimizin Anne'den geldigini söylemisti...Bir nevi " armut dibine düser olayi" bilimsel olarak kanitlanmisti...

Ailemdeki cocuklarin hicbirine resim yapma noktasinda zinhar baski uygulamadim, öyle hmmm gel bakalim bugün resimsel aktivite yapalim hic demedim...Hele kiz yegenimin benim yaptigim resimden sonra, asla resim yapmama (Teyzem kadar güzel resim yapamiyorum, o halde yapmiycam artik resim) olayindan sonra dedim ki kendime  Elif örnek resim bile cizme artik hicbir cocuga!!!

Derken anne oldum 7-24 annelik hallerinden dolayi Arjin'e resimsel malzemeleri biraz erken verdigim dogrudur ama kiziminda yasitlarina göre meraki fazlaydi o bir gercek...
 Burda henüz 8 aylik ve parmak boyasi keyfi sonrasi

Hal böyle olunca Arjin'in, günlük, sürekli resim yapma aktivitesiyle hem ben rahatliyordum hem Arjin icindekileri bosaltiyordu...Yaz geldiginde ise asfalt tebesiri yardimimiza kostu... 2012 baharinda aldigim yazi ve resim tahtasiyla bu keyifli anlarini ödüllendirdim... (evet pisligi cok oluyor, tebesirden kaynakli)

Kapi, duvar hatta deri koltuk boyadigi anlarda dahi sadece uyardim (rahat biriyimdir) zaten bir dahada yapmadi...Ama balkonda bulunan bank hala en cok kactigi yer... (!) asagidaki özel bank
                                          ssst sessizlik...



  • Vee son zamanlarda Arjin deli gibi; bir hamura, bir sulu boyaya, bir renkli kalemlere saldirmaktaydi ne bikiyordu, ne yoruluyordu ve hepsini günlük 10-15 dk araliklarla yapiyordu...
  • Bu kücük motor el becerisini yaparken asla rahatsiz etmiyordum, uzaktan yakin ilkesini koruyup, mümkün mertebe müdahale etmiyordum...
  • Yukardaki fotodan gördügünüz resimli boyama kitaplarini hic kullanmadik sedece resimlere bakip hikaye uydurduk...
  • Sinirsiz, kuralsiz, yorumsuz, övgüsü abartilmayan bir yaklasim benimsedim...
  • Son 1 aydir karalamalar, sarmallar ve sonrasinda tek yuvarlak sekiller seri üretim halindeydi...(bakiniz!)
  • Veee dün kuzeni Buse geldigi icin sevincten takla atan Arjin, bak Buse abla! Sana yaptim dedigi sey karsisinda önce afalladim, yok canim olamaz dedim-dedik vee hadi bir daha yap diyince Kizim seri, sekilde ve bu gös, bu kuyak, bu ayiz, bu murun diye diye ciziyordu.
Öyle ki minik kuzum mimik bile yapiyor :)


Vee böylece baskalari icin kücük ama benim icin büyük bir gelisme olan insan yüzleri Arjinde resmen ortaya cikti... Bunun ne denli büyük bir asama oldugunu biliyorum, artik resimleri farkli olacak...
Dün yasadigim tatsiz olaydan sonra Arjinden gelen bu resimler sihirli bir dokunus oldu...
Hayatimin atesi, Arjinim  sorunlariyla, hastaligiyla yada 2 yas sendromuyla beni yorsada, sevimli diyaloglariyla, komiklikleriyle ve böyle yetenekleriyle basimi döndürüp güldürmeyi basaracak...

Babam'dan bir inci "Evlat deniz suyudur; ne icilir, ne gecilir..."

Ama benim deniz suyum, Arjinim simdilik"Armut dibine düser'i" yasatmakta...

Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen