Samstag, 23. März 2013

Almanya'da yabanci Anne- Baba olmak: (Vol.2) !!!

                                        2. Bölüm...

19 Subat günü Jugendamt'la görüsen esim telefonu kapatti... Ve bana dönüp ok. baska bir zamana erteledik ama buarada memur Arjin'nin yuvasina gidip görüsme yapacakmis bende olur, nasil isterseniz dedim, -cümlesini Esim bittirdigi an, icim söküldü sanki!!! Ve basladim arka arkaya Esime su sorulari sormaya: Nasil yani, ne amacla, ne sebeple gidecek?!? -Hemde daha alistirma döneminde olan ve günlük 1-2 saat kalan cocuk hakkinda ne kadar dogru bilgi alabilecek ki!!! Ayrica yuvadaki Ögretmen, Müdür, Bakici kadin düsünmeyecek mi daha 2 hafta gelen bu cocuk ne icin teftis ediliyor, amanin  nasil bir ailede yasiyor bu cocuk!!! Ve dahi cocugum es kaza birini hafifce itse yada kavga etse akildaki bu önyargi ile ona türlü türlü rafya yapismaz mi?

Ben bu yazdiklarimi ve su an unuttugum bir dolu seyi arka arkaya siraladigimda Esiminde rengi kacti, ici bulandi... Öyle ya nasil olmasin ki biz daha ne ile itham edildigimizi bilmiyoruz, ne amacla görüsme yapilacak onu dahi bilmiyoruz ve bu denli yetersiz bilgiyle cocugum yuvada bir cift göz tarafindan incelenmeye alinacak... Hemde Jugendamt tarafindan öyle lay lay lom gecistirilecek bir kurumda degil hani... Neler duyuyoruz, neler anlatiliyor bu kurum hakkinda anlayacaginiz panik olmamak icten bile degil...


Hemen cok sevdigim ve bu Jugendamt kurumuyla calisan cici Arkadasim ...... aradim, anlattim uzun uzun, dinledi, sordu, degerlendirdi ve benim sinirlenmemin, panik olmamin normal oldugunu hatta yuva konusundaki tutumumda dahi hakli oldugumu ama iste daha sagduyulu, ilimli vede kararli bir sekilde yaklasmak gerektigini  hatta nasil konusacagimiza kadar beni bilgilendirdi sagolsun ve burdan yürek dolusu tesekkürümü yolluyorum ona :)

Buarada Esim'de es zamanli aile avukatimizla görüsme yapiyor ve biz olayi artik cok daha ciddiye aliyoruz... 20 Subat günü Esim yeniden Jugendamt memuruyla konusup, görüsmenin ertelenmemesini ve Arjinin o gün yuvada 2 saat duracagini ve görüsmeyi yapmak istedigimizi söylüyor. Memurla anlasip 22 Subat saat 11:45'e karar veriliyor... Hayatimin en berbat 2 gününü yasadim, nedenler, nicinler, ne olabilirler kafamda sürekli dönüp durdu....

22 subat 11:45' te tam dakik sekilde kapi zilimiz caldi, 50'li yaslarinda bir erkek elinde dosya cantalariyla kapimizin önündeydi... Kültürümüz geregi iceri buyur ederken samimi ve icten elimi uzattim sasirdi, o arada yuvadan gelen Arjin, Babasiyla ellerini yikamaktaydi, mutfaga gecip oturduk... Ve o arada ben acikmis olan Arjin'e yemek tabagini hazirlarken, Beyefendi oturup oturamayacagimi sorunca ve Arjin'nin hareketliliginden de rahatsiz olunca, Arjin kuzeniyle kendi odasina yollandi beyefendinin istegiyle...
Beyefendi konusmaya önce Alman devletinde cocuk ile ilgili yasalarin ne oldugunu ve cocuklarla ilgili her türlü  sikayetin degerlendirildigini ve bize dair olan sikayetin binamizdan degil cevreden geldigini söyledi... (elbette daha cok sasirdik cünkü; biz cok sesli bir cadde üzerinde oturmaktayiz...)

Sonra bizim kendimizi anlatmamizi istedi, sözü ilk Esim aldi ve bu ülkeye dair hayal kirikligini anlatti;  benim cocugum 2 yasinda komsum tarafindan üzerine yürünüp tehdit edildiginde bu denli arastirma yapilmiyor ve endisem ciddiye alinmiyor ama asilsiz bir ihbarla bizim sorgulanmamizin hangi esit haklara dayandigini bilmek istiyorum diye soruyor... Memurumuz eee kem küm, haklisiniz diyor!!!

Sonra Ben; cocugumun siddetli bir 2 yas sendromu yasadigini, benimde onun bu sürecinde ilimli, kararli, kuralli ve bazen krizli bir dönemim oldugunu lakin komsularim rahatsiz olacak diye her istedigine evet demeyecegimi, yada her bagirtisinda susturmak amacli kurallarimdan vazgecmecegimi söylüyorum...Memurumuz haklisiniz diyor!!!

Sonra yine Ben karsilarinda oturan Anne'nin a-sosyal, a-politik yada bilincsiz bir anne olmadigini, bir cok pedogojik teorileri arastirdigimi bunlari uygulayarak ve deneyimleyerek bize en cok uyanlari hayatimiza kattigimizi ve komsularim rahatsiz olacak diye cocugumun egitiminde kurallarimi vede dogru bildiklerimi yok sayamayacagimi anlatiyorum...Memurumuz haklisiniz diyor!!!

Sonra ben memur'a kizimin komsumuzun saldirisi sonucu günlerce odasinda yalniz uyuma, oynama korkusu yasadigini ve Kizimin korkusunu  evcilik oyunu yardimiyla cikardigimizi, nedenin; yukardaki amca gelicek o yüzden uyumuyor bebek Ali diye adlandirdigini söylüyoruz... Ve memurun ilk defa yüzü degisiyor, anlatilanlar onuda etkiliyor...Memurumuz bize, bize dair sikayetin oturdugumuz binadan olmadigini, yan binadan ( olabilir cünkü; 1920 yapimi binalarda oturuyoruz ve duvarlarimiz cidden cok gücsüz ve yipranmis), yada ön ( olamaz cünkü; binamizin ön tarafinda, cok sesli ve cok baglantili bir cadde bulunmakta) yada arka taraf (olamaz cünkü; binanin arkasinda, bahce ve garaj var) binalardan olacagini söylüyor... Beyefendi direk kisi yada ev söyleme izninin olmadigini söylüyor...

Ve asil bizi hayrete düsüren aciklama burdan sonra geliyor... Yazimin devami yarinki bölümde...

Freitag, 22. März 2013

Almanya'da yabanci Anne-Baba olmak: (vol.1) !!!

Not: Öncelikle belirtmeliyim ki yazdiklarim sadece bizim yasadiklarimizdan bir kesit ve asla genelleyemeyiz!!!

Birkac gün sürecek bir yazi dizisi olusturdum sizlere uzun süredir yazacaktim ama iste biraz beklemem gerekiyordu... Yasadiklarimizi sizlerle paylasmak istedim; cünkü benim anneligimi bilen bilir, bilmeyende burdan ve diger sosyal medyadan biliyordur... Asla benim basima gelmez dememek gerekmis, bela bir sekilde gelip buluyor sizi ama nerden, ama nasil bilemiyorsunuz....
Simdi Medyatik Anne'nin basina gelenleri okuma zamani, hadi bakalim!!!

29 Ocak. saatler öglen 2'ye dogru ilerlerken kapimiz caldi. Karsima bir kadin Polis ve bir sivil giyimli erkek cikti, kadin olan kimligini göstererek Polis olduklarini ve evimizde bir cocugun ve ayni zamanda bir yetiskinin bagirdigini ve komsularin endise duyduklarini söyledi...Öncelikle sasirdim elbette, sonra onlara kisa beklemelerine söyleyerek, hemen esime seslendim... Saskinlik icinde olan esime, sikayet sebebi anlatildi ve uzun zamandir siz sikayet ediliyorsunuz dendiginde, elbette kisa bir sok gecirdik...

Cocugu görmek istediklerini söylediklerinde, onlara Kizimin az önce öglen uykusundan uyandigini ve yatakta mutlaka 10-15 dk. zaman gecirdigini söyledim! Yinede cagirmami istediler, bende seslendim ama Arjinden kesin bir hayir yaniti alinca, buyrun iceri girin dedik...
Ve koridordan gecerken bir detektör edasiyla etrafa tarayici bakmalar, Arjin'nin odasina girdiklerinde Arjin'nin merhabasina ve elini uzatmasina karsilik vermemeler inciticiydi!!! Sonra Arjin'nin bana dönüp bunlar ne (kim ve ne hep karismakta) diye sormasi ayrica komikti cidden... Neyse kadin polis tüm suratsizligiyla Arjine yaklasabilirmiyim diye sorarken sürekli arka planda duran adamin bizi (esimle, beni) ve cevreyi süzmesi ayri bir komediydi...

Kadin polis Arjin'e yaklastiginda Kizimin yine elini uzatmasi ve polisin elini vermemesi takdire sayandi!!! Odadan tam cikarken bize dönüp bir soru soruldu ki benim  ünlü salterlerimin attigi andi bu...
Soru ise suydu :  -Bu eve ne siklikla 8-9 yas araliginda kiz cocugu geliyor?
Elbette bende soruya, soruyla, neden? diye karsilik verdim...Kadin polis bana bakmadan, direk Esime dönüp cevap verirmisiniz dediginde, anlamiyorum neden bunu soruyorsunuz ki dedim?
Yine bana, yüzüme bakmadan, -lütfen cevap veriniz diye tekrarladiginda, -dedimki; tam olarak zaman araligi veremeyiz...
Daha sonra Polis ok. dedi, tam arkasini dönüp evden cikarken, Esim; peki biz simdi ne ile suclaniyoruz ve ayrica ne yapmaliyiz diye sordugunda arkasina dönüp cevap bile verme geregi duymadan cekip gitti...

Buarada benim derinlerimde yatan, cazgir mahalle kütürüm aciga cikip polise; biliyorum o komsular kim, yukardakiler degil mi? -soruma, Esim tüm beyefendiligiyle kimseyi yersiz suclamayalim hayatim diyerekten cazgirligimi, sevimli ve efendi boyuta cekiyor...-eee kibar adamin hali baska tabii!!!

Gectik mutfak masasina oturduk Esimle, yahu dedik bu neydi simdi ? -ve az önce biz ne yasadik? Sinirlenemedik bile...Elbette direk aklimiza üst komsumuz geldi, dedik tamam, bu manyak sikayetci oldu Arjin'nin gürültüsünden ve gelen misafir cocuklardan...
Ertesi gün esim Cocuk ve genclik müdürlügü yani Jugendamt'i arayarak bizim olayimizi anlattiginda, memur bizim dosyanin ( anam dosya bilem acilmis yuhh ) oturdugumuz semtteki jugendamt'ta olabilecegini söylüyor ve Esimi orada dosyayla ilgilenen memura yönlendiriyor... Esim ve jugendamt memuru telefonda kisa bir görüsme yapiyorlar, sonuc olarak karsilikli görüsme randevusunda karar kiliniyor... Ve aklimiz, hislerimiz bulaniyor, icime bir negatiflik cöküyor aman neyse abartma Elif diyorum... Ama 3 gün sonra 1 Subat'ta yuvaya basliyacak Arjin'nin 2 haftalik yuvaya alistirma dönemi göz önüne alinarak randevuyu 22 subat'a ayarliyoruz...

Buarada 5 Subat'ta Arjin 5.havaleyi gecirip yuvaya alistirma sürecinde 1 haftalik sarkma olunca, Esim 19 Subat günü jugendamt'i ariyarak olayi anlatip randevumuzda degisiklik olup olamayacagini söylüyor... - ve biz öyle lay lay lom yaklasiyoruz ki jugendamt memurunun talebiyle sok oluyoruz...
Oturup düsünüyoruz ne simdi bu, bu denli irdelenmekteki amaci anlayamiyoruz!!!
Aptal gibi öylesine ciddiye almadigimiza pisman olup, endise duymaya basliyoruz... Neden mi, anlatacagim Arkadaslar "Jugendamt memurunun yaklasimini, görüsmemizdeki akla ziyan aciklamalari" detaylariyla anlatacagim... Yarin 2. bölümde bulusmak üzere sorunsuz günler sizinle olsun!!!


Donnerstag, 21. März 2013

Almanya'da Saglik Halleri!!!

12 mart Sali sabahi saat: 04.15 Arjin odasindan seslendi, annee geel aciyor... Yanina gittigimde cene kemigini gösterip, Anne burasi agriyor dediginde, dis Doktorumuz en arka; son azilarin cikmak üzere oldugunu ve birkac gece aci duyabilecegini söylemisti acaba mi derken baktim burnu tikali...
Hemen burun spreyini kullanip, atesini kontrol ettim hersey yolundaydi sonra yanina uzandim, baktim Kuzum üsüyor... Saat: 05.40...

Kulaktan atesine baktigimda ates 37.8 'di ve hemen makattan ölctüm ic ates 38.3 (-bizde sinir 38 derece) Babasinin yardimiyla parasetamol fitili verdik, saat: 05.45... Kuzumun atesini ve ilacini not almak icin odadan ciktim... Ve birkac dakika sonra, Esim canhavliyle Eliiif diye bagirdi o an anladim ki 6. havale geldi vee saat: 06.08... Dolaptan Diazepami aldim ve 1dk. sürenin gecmesini bekledik o anda Arjinin havaleside durmustu; yaklasik 1.40 saniyede kendine gelmisti, ambulans geldiginde saat: 06.15 ve ates 40.2...

Hastane acil'e gittigimizde saat: 06.45 hemen bogaz kültürü yapildi ve bedemciklerinde bakteri teshisi kondu ama hastane doluydu ve bizi baska bir sehirdeki hastaneye sevk ettiler elbette secenek sundular ve bizde bize en yakin olan Oberhausen sehrini tercih ettik, etmez olaydik...

Olaylar burdan sonra basladi, sanki bir korku filmi gibi; Arjin 10 aylikken gecirdigi ilk havaleden buyana düzenli olarak her yil hastaneye 2 defa uzun süreli yatariz, böylesi Hastaneyi ilk kez yasadim bu ülkede...Biz Almanyanin kuzeybati eyaletindeki Essen sehrinde yasiyoruz, bu sehirde biri Ünversite, digeri ise yine bu eyaletin en iyi hastanesi olan 2 cocuk hastanesi bulunmakta...

okullu ayicikta hasta olmus, Onada serum takildi ;)


Son hastane günlügümüzden notlar:


  • Ve saat 11.45'te transferimiz gerceklesti... Bekleme odasinda saatlerce bekledik, kontrol falan hak getire...
  • Saat 14: 10 doktor-ki kendisi pratisyen-mis kontrol edip bademcik iltihabi teshisi koydu ve kizimin damarini onca hirpalamaya ragmen bulamadi ve  mola verildi!!!
  • Yatis islemi yapildi, cocuk katina ciktik vee buarada atesi var Kizimin ve hala ilac yok saat 15:30...
  • Saat: 18:30 benim uyarimla kizimin kanini almak icin damar bulmaya doktor geldi tabii yine pratisyen neyse dedim Elif sans ver, manyaklik yapma sakin ol... -sonuc? bulamadi tabiki!!!
  •  Neyse arayisa 3.pratisyen doktorda elinde igneyle ki eli titriyor devam edecekti ki bendeki salterler atti dedim sizin eliniz titriyor ve benim kizimin damarlari zor bulunur, biz ilk kez yatis yapmiyoruz o nedenle ya bas Hekiminiz gelir yada kizimin ne kanini alirsiniz nede serum takarsiniz izin vermiyorum narasiyla kaptigim gibi Kuzumu odamiza gittik...
  • 30 dk. sonra hemsire geldi bas Hekimin geldigini söyledi ve inanin 1dk.icinde buldu :)
  • Saat: 22.40 hala antibiyotik yok, buarada Kuzumun kaninda yüksek dozda iltihap bulunuyor ve atesi 38.5 altina inmiyor sadece ates düsürücü surup veriliyor...Savasmaliymis sanki virüs, yahu bakteri teshisi konmus ne savasi!!!
  • Vee gece saat 00:38 ates 40.8 nihayet fitil ve antibiyotik veriliyor cocuk 2 saat sonra derin bir uykuya geciyor...
  • 2. gün aksam alinan kan degerlerinde bakteri artisi görülüyor ki genel antibiyotik almasina ragmen, sonra diyorlarki acaba biz biryerden mi bulastirdik bu bakteriyi...Cünkü cocuk bir yetiskinin bakteri miktarina sahipken hala bu denli dinamik olmasi onlari sasirtiyor :/
  • 3. gün yanlis antibiyotik uygulamisini yaptiklarini ve Kuzumun bakterisini yok etmek yerine daha cok güclendirdiklerini söylüyorlar, eee buda güzel!!!
  • Ve sisen el, damarin tikandigini haberliyor yeniden arama islemi ve yine pratisyen efendim gece bas hekim yokmus. ve basarisiz deneme, üstüne aglamaktan kusan bir cocuk...Ve delirdigi icin Doktorun elini itip, üstüne fircalayan bir Anne...
  • 4.gün sevindirici haber kandaki bakteri kontrol altina aliniyor ama hala bir cocuk icin cok fazla...
  • 6. gün yine tikanan damar ve yine pratisyen bu defa daha cocuguma yaklasmasinda hayir görmedigimden pratisyene bu duruma izin vermeyecegimi söyleyip cocugu alip odadan cikiyorum!!!
  • Haftasonunda temizlenmeyen pislik icinde bir hastane, katta bulunan sadece 2 adet wc. ve onunda tikanmis olmasi!!!
  • Cocuga 3 gün boyunca ayni yemegin gelmesi ve sordugumuzda siz siparis etmissiniz yaniti, iyide kimse gelmediki ben nasil siparis edebilirim!!!
  • Oyun odasinda yada kahve odasinda karsilastigim diger ailelerin hepsinde yanlis antibiyotik uygulamasi  yapildigini duyuyorum, bu tek seyi isaret ediyor... Saglik kasasindan daha cok para almak adina hastayi uzun süreli hastanede tutma yuhhh!!!
  • Hem savassin diye antibiyotik vermeyin hem 3 gün milletin cocuguna para kazanmak adina fazladan antibiyotik yükleyin...Bu ne perhiz, bu ne lahana tursusu!!!
  • Bana göre Alman saglik sistemi ve hekimleri teknolojinin sayesinde basarililar yoksa  ne tecrübe nede bilgi var, nanay hepsi, benim nacizane fikrim budur...
  • Simdi bende cocuguma hemen ilac veren bir insan degilim, belki verseydim bunca havale yasamazdik ama birsey varki cocuga bedemcik iltihabi yada orta kulak iltihabi teshisi konuldugu halde ilk 16 saat antibiyotik verilmemesi neyin kafasidir...
  • Yada yanimizda yatan agir bronsit olan cocugun 2. gece aglayip,ateslenip, en sonunda gögsünün agridigini söyleyip, öksürük krizi olana dek, antibiyotik yada buhar makinesi uygulanmamasi!!!
  • Almanya'da özel saglik sigortaniz varsa size her hastanede inanilmaz bir saglik sunulmakta; ama iste devlete bagli saglik sigortaliysaniz bu tip kara düzenli hastanelerde isiniz zor cok zor...
 Simdi bir seyi irdelemek istiyorum, son yillarda olusan antibiyotik karsiti durusu destekliyorum ama bu denli icinin bosaltilmasinada anlam veremiyorum...
Kardesim cocuk hastaysa ve bu virüs degilse tek bir tedavi sekli var antibiyotik ötesi yok...
Et, tavuk, süt, yogurt, peynir, sebze herseye ver antibiyotigi hatta denetleme, sonra insana uygulanmasi gereken zorunlu hallerde tavrin;  OLMAZ VÜCUT SAVASMALI!!!
he canim he , neyin kafasidir vede neye hizmet eder bu anlayis anlamis degilim...

Neyse Almanya'da saglik hallerinin durumu budur!!! -bir baska saglik yazisina dek saglikla kalin canlarim...