Freitag, 5. April 2013

Cocukta rüya :)

Son zamanlarda Arjin'de bir rüya olayi var ki evlere senlik, ya konusuyor ya da agliyor...
Gecen gece öyle bir Anne diye bagirdi, yataktan bir hopladim, yere cakilmam an meselesiydi... Kostum gözleri kapali sayikliyor ama bir yandan da: "nein, nein" diye inliyor, bir süre yaninda oturdum (5dk.) sirtini tipisladim ve uyku derinlesince yataga gittim... Bir saat kadar sonra bu defa aglama sesi yine yanina gittim, o kadar uykulu bir halde ki  söylenerek bir yandan da "Anne burnusu akti, cok büyük anne" diyor anlamsiz, manasiz bir konusma yapiyor... Meger bizimkinin burnu yine tikanmis uykuda :))
Arjin'nin son zamanlarda uykusunda sayiklamasi, aglamasi bana tek seyi düsündürüyor bizim son 8 günlük hastane olayimizi...O damar arama bulma calismalarindaki acisi, korkusu, istemedigi dokunmalar ve elbette istemedigi ortamda zorunlu bir kalis...
Hastanede uyudugu her uykuda sicramalar, gece ayagina takilan makinanin sesine bagirarak uyanmalar bütün bunlar onun icin korkunc, kabus dolu günlerdi... Eve ciktigimiz ilk hafta cok kötüydü ama giderek azaldi (hala haftada 1-2 oluyor) gececek bunlar biliyorum ama iste aklinin bir yerine kazindi o yasadiklari... Hala "Anne, sen doktora kizdin dimi" diyor...(O'nun aklinda böyle kalmis, doktor acitacakti ama Anne kizdi :)  )
Kücücük bedenleri öyle hassas, öyle narin ki inanilmaz bir hassasiyet gerektiriyor, hele hayal dünyalari tipki bir gelincik cicegi gibi ne sekilde dokundugunuz önemli cok ama cok önemli...


Simdi bu rüya konusunu biraz arastirdim ve paylasimlarini severek okudugum, Psikolog Irmak Gürcan Kerimoglu'nun yazdiklarini sizlerle paylasmak istedim:

Çocuklar ortalama 5 yaşına kadar rüyalarla gerçeği birbirinden ayırdedemez. 
İşte o yüzden gördükleri herşeyi gerçek sanıp daha çok korkarlar.
Eğer miniğinizin haykırarak uyandığını duyarsanız yanına gitmek için tereddüt etmeyin. Yüzünüzü görmek onu rahatlatır. Kucağınıza alın, güvende hissedecektir. Eğer miniğiniz 3 yaş ve üzerindeyse neler gördüğünü anlatabilir. Anlatmasını isteyin. Anne babaların yaptığı en büyük hata, ufaklığın korkusunu hafife almak. "Korkacak birşey yok sadece rüya" demeniz gerçekten hiçbir işe yaramaz. Unutmayın 5 yaş öncesi rüya ile gerçek arasında onun için fark yok. Siz "korkacak birşey yok" dedikçe bebeğiniz onu anlamadığınızı, en önemlisi de onun farkettiği tehlikeyi sizin fark etmediğinizi düşünüp daha çok panik yapacak, daha çok ağlayacak. Bunun yerine onu anladığınızı hissettirin.

Cocukların rüyaları size endişeleri hakkında fikir verebilir. Ama bazı yaş grupları için sıklıkla görülen  rüyalar da var.
2 yaş dolaylarında çocuklar genellikle kaçtıklarını, birilerinin kendilerini kovaladığını, kedilerin, köpeklerin ya da tanıdıkları masal karakterlerinin onları ısırdığını görebilirler, gerçek hayatta kedi köpeklerden korkmayı öğrenmiş çocuklar,ısırılmaktan özellikle korkarlar.
3-4 yaş arası daha çok çeşit hayvan rüyalarda çocukları korkutur. Aslanlar, kaplanlar, ayılar vs. Eğer anne baba, anneanne babaanne, ya da bakıcı abla teyze çocuğu polisle doktorla, hemşireyle korkutuyorsa, bu korkunun yansımaları da rüyalarda çıkar.
5 yaştan sonra çocuk hayaletlerden korkmaya ve rüyalarında da hayaletleri görmeye başlayabilir. 
Yani açıkça ortada ki rüyalar çocukların öğrendikleriyle zenginleşir. Çünkü günlük hayatta da korkulanlar artar.Televizyonda gördükleri, arkadaşların birbirlerine anlattıkları hayal gücünü zenginleştirir. Ama kritik nokta çocuğun artık rüyanın ne olduğunu öğrenmesidir. Evet yine rüyasından korkabilir korkuyla uyanabilir ama uyandiktan sonra cok daha kisa sürede sakinlesebilecektir...


Ufak tefek ayrıntılara dikkat ederek ufaklığın uyku kalitesini artırabilirsiniz. 
-Çocuğunuzun odası ne çok sıcak ne de çok serin olsun.
-Uyumadan hemen önce birşeyler yemesine izin vermeyin.
-Uyku öncesi ılık bir duş, bebeğinizi rahatlatır. Banyo sırasında masajla yaşayacağınız ten teması kendini güvende hissetmesini sağlar.
-Cocugunuzu yatağa zorla yatırmayın,ağlarken uyuması için yalnız bırakmayın, stresle uykuya dalarsa uykusu da huzursuz olabilir.
-Çocuğunuzun izlediği çizgi filmlere (elbette 2 yaş sonrasında ve günde yarım saat-45 dakikayı geçmemek şartıyla) dikkat edin. Şiddet içeren çizgi filmleri izlemesine izin vermeyin. 
-Çocukları polisle, doktorla, hemşireyle, iğneciyle korkutmayın. 
-Aynı şekilde kedi köpek konusunda ısırır, tırmalar, hasta olursun, canın yanar diyerek korkutmayın.

Unutmayın huzurlu bir uykunun sırrı, huzurlu bir yaşamdan geçiyor aslında. Evde anne baba arasında yaşanan çatışma, yeni bir kardeş, ev değişikliği, kreşe ve okula başlama gibi durumlar ufaklığı tedirgin edebilir. 



Keine Kommentare:

Kommentar veröffentlichen